Büyük Sürgünün 144. Yılı
1859 yılından itibaren başlayan anavatandan ayrılmalar, 21 Mayıs 1864'den sonra daha da şiddetlendi. 1860 yılında 4 milyon olan Kafkasyalı nüfusu, 1897'de 1 milyon 660 bine indiEmekli Kurmay Albay Orhan SönmezAdige-Abaza-Ubıh grubundan oluşan Kuzeybatı Kafkasyalıların yüzde 85'i; Oset, Çeçen ve Dağıstanlıların yüzde 15'i anavatanlarından sürüldüler. Gerçekte bu sürgün, bir soykırım niteliğine dönüştü.
İşte bu nedenle 21 Mayıs günü Çerkeslerin yas günüdür. Anavatanlarından sürülen Kafkaslı sayısı 1.5 milyon civarındadır.
Sürülenlerin dışında vatanında kalan Çerkesleri zorlamak için uygulanan politikanın özü şuydu: "Kaçırmak veya göçürmek istiyorsan, evleri, tarlaları yakıp yık, kaçmaktan yada aç kalıp ölmekten başka bir seçenek bırakma..."
Tarihçi M.Venyukov: "Savaş son derece amansızca sürüyordu. Biz, geri dönülmesi imkansız olacak şekilde, askerin ayak bastığı her yeri, son kişiye kadar Çerkeslerden temizleyerek ilerliyorduk."
Grand Dük Michael Çerkes ileri gelenlerine: "Size bir ay süre veriyorum. Bir ay içerisinde ya Kuban ötesinde gösterilecek yere yada Osmanlı topraklarına gidersiniz. Bir ay içerisinde sahile inmeyen köylüleri ve dağlıları savaş esiri sayarım."
Rus Tarihçi Zaharyan: "Çerkesler bizi sevmezler. Biz onları, özgür çayırlarından çıkardık. Avullarını yıktık. Bir çok kabile tümüyle yok edildi..."
Muhalif N. N. Rayevski: "Kafkasya'da yaptıklarımız, İspanyolların Amerika'da uyguladığı katliamların aynısıdır. Dilerim ki, yüce Tanrı Rus tarihinde kan izlerini bırakmasın."
Fransız Fonvili: "Gemicilerin gözü doymuyordu. 50-60 kişilik gemiye 200-300 kişi alıyorlardı. 600 kişiyle yola çıktık. Trabzon'a 370 kişi sağ çıkabilmişti.”
Polonyalı Teophil Lapinski: "Açlık ve hastalık had safhada, Trabzon'a gelmek için yola çıkan 100 bin kişi 70 bin kişiye indi. Samsun'a 70 bin kişi indi. Günlük ölü sayısı 500 kişidir. Trabzon’da bu sayı 400 kişidir. Gerede Kampı'nda 300 kişi, Sarıdere’de günlük ölüm 120-150 kişi arasındadır."
Rus A .P Berge: “Novorovski Koyu'nda 17 bin kadar dağlının toplandığı kıyıda gördüklerimi unutamam. O duruma Hıristiyan da, Müslüman da, ateist de olsa dayanamaz. Rus tarihinin yüz karası olan bu acılı sayfa, Adıge tarihi açsından büyük zararlara yol açtı. Sürgün, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmeleri, tarihin! ve politik bir birlik olma sürecini uzun yıllar kesintiye uğrattı."
Kafkasya'dan zorla çıkartılan Çerkesler geri dönüş için fırsat kollamaya başladılar.
O da gecikmedi. 1877 yılındaki Osmanlı - Rus Savaşı önemli bir imkandı. Seksen yaşındaki ak sakallı ihtiyarlar ve henüz sakalı bıyığı çıkmamış genç çocuklar, Türk ordularıyla Balkan ve Doğu cephelerinde Ruslarla çarpıştılar.
Bu sefer de kader yardım etmedi.1917 Şubat devrimi tüm Rus olmayan halklar gibi Kuzey Kafkasyalılarda da özgürlük ve bağımsızlık umutlarını güçlendirdi.
Mayıs 1917'de Vladikafkas kentinde toplanan Kuzey Kafkasya Halklarının Genel Kongresi'nde, "Merkez icra Komitesi" (yerel hükümet) seçildi. Hükümet, ülkeyi bağımsız ve egemen olarak, "Tüm Rusya Kurucu Kongresi"ne götürecekken, Ekim 1917 devrimi imkan bırakmadı.
Bağımsız devlete doğruKuzey Kafkasya Merkez icra Komitesi (hükümeti) II.Kongre'nin verdiği yetkilere dayanarak, Kuzey Kafkasya'yı bağımsız bir Cumhuriyet olarak ilan etti (11 Mayıs1918). Bu cumhuriyet hukuki olarak, bugünkü tüm Federe Kafkas Cumhuriyet bölgelerini kapsıyordu. Hukuken ve fiilen tanımalar da olmuştu ki ancak önce General Denikin'in beyaz Rus Gönüllü Ordusu, sonra da Sovyet Kızıl Ordu'sunun saldırılarıyla 1921 yılı içinde bütünüyle ortadan kaldırıldı.
Devamı Derginiz Tuna Boyları Rumeli'nin 84. sayfasında...